Değerli Mesai Arkadaşlarım,

Cumhuriyetimizin kurucusu, Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı ve ilk Cumhurbaşkanımız Gazi MustafaKemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 82. yıldönümü münasebetiyle toplanmış bulunmaktayız.

Yaklaşık bundan 100 evvel İstiklâl savaşımızı başlatarak, Anadolu topraklarından çıkarılmaya çalışılan milletimizin önünde yeni bir ufuk açan Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu milletin en önemli değerlerinden biridir.

Atatürk’ü anmanın en doğru yolunun, O’nun düşünce, söylem ve eylemlerini iyi anlayarak, işaret ettiği değerleri zihnimize nakşetmek olduğu kanaatindeyim.

Atatürk’ün, Türk milletinin tüm zorlukların üstesinden geleceğine,varlığını ve bağımsızlığını sonsuza dek mahfuz tutacağına yönelik inancı bir an olsun sarsılmamıştır. Bu vatanın evlatlarının savaş meydanında ve cephe gerisindeki cesareti de, Gazi’nin bu kanaatinin ne kadar isabetli olduğunu defalarca kanıtlamıştır.

İçinde bulunulan koşulların acımasız çetinliğine ve savaşların yıprattığı halkımızın sefaletine rağmen, bu sarsılmaz inançla zafere odaklanıp, ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyerek yola çıkan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, vatanımızı müstemleke olarak görmeye can atan yedi düvele karşı durmuş ve milletimizin dünya tarihine altın harflerle kazınan Kurtuluş Destanı’na öncülük etmiştir.

Cumhuriyet’in ilanının akabinde Atatürk, bu kez dünyada askeri dehasıyla değil, devlet liderliğindeki üstün kabiliyetiyle konuşulmaya başlanmıştır. Diplomatik başarılarıyla, kısa sürede genç Cumhuriyet’in dünya ülkeleri arasında saygın bir konuma kavuşmasını sağlamış, peş peşe gerçekleştirdiği inkılâplarla çehresi ve dimağı yenilenen milletimize taze ufuklar açmıştır. Onun öncülüğünde tarifsiz fedakârlıklarla kurulmuş Cumhuriyetimizin değerini, özellikle ülkemizin çevresindeki ateş çemberini düşündükçe, her geçen gün daha iyi idrak ediyoruz.

O’nun kısa ve özverili yaşamına sığdırdığı başarıları, Milletimizin en çok ihtiyaç duyduğu anda dümeni eline alışını daima hatırlıyoruz. Nitekim O sadece ülkemizde değil, destansı İstiklal Harbimizin bütün mazlum milletlere cesaret kaynağı olmasından mütevellit, bütün dünyada takdirle ve hayranlıkla yâdedilmektedir.

O’nun gösterdiği istikamette yeni bir devlet kurulurken, geleneksellikle çağdaşlığın evrensel değerler temelinde mezcedilmesinin müstesna bir emsali yaratılmıştır.İslam âlemi içinde hala eşi bulunmayan bu güçlü sentez, ülkemizin demokratik ve laik yapısının, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne bağlılığının, genişkültürel evreninin ve güçlü toplumsal birliğinin temelini teşkil etmektedir.

Diğer taraftan Mustafa Kemal Atatürk, halktan daha büyük bir beşerî gücün olmadığının bilincinde bir liderdir. Başarılarının sırrını soranlara; “Bir milletinbaşarısı iyi bir ekibe dayanır, yani tek başına bir kimseye bütünmuvaffakıyetler atfedilemez. Onu organize etmek lâzımdır ki bir başarıyaulaşılabilsin. Ben de yaptı isem arkadaşlarıma dayanarak, milletime dayanarakancak, bu işleri yapabilmişimdir. Yani tek başına bana atfedilemez” cevabını vermiştir.

Atatürk’üanmak ve anlamak lafla olmaz, Cumhuriyete sahip çıkmak ve Cumhuriyeti bizeemanet edenlere layık olmak için her alanda gece gündüz çalışmakla olur.İnşallah ülkemizi muasır medeniyetler liginde en üst sıralara çıkarmak ve 2023hedeflerine ulaştırmak için biz de üstümüze düşenleri yapacağız ve çokçalışacağız.

Ferdiolmaktan onur duyduğumuz Yüce Milletimiz, O’nun fikirlerini ve eserlerinisonsuza dek yaşatacaktır.

Buduygu ve düşüncelerle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, aziz silaharkadaşlarını, Kurtuluş Savaşı’ndan Kıbrıs Barış Harekâtı’na, 15 TemmuzDestanı’ndan sınır içi ve sınır ötesi terör operasyonlarına kadar bu mübarek toprakları bize vatan kılmak uğruna canlarını veren tüm şehitlerimizi ve bugünhayatta olmayan gazilerimizi rahmetle, minnetle anıyor, Cenab-ı Hak’tan hepsinerahmet diliyorum.

Vefatının82. yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha saygıyla yâd ediyorum.

Ruhları şad olsun.